PİLATES TERAPİSİ

KİROPRAKTİK VE PİLATES TERAPİSİ

Charles L. Blum, DC

Amaç: Pilates terapisini ve sakro-oksipital tekniğini 39 yaşında yıllar önce omurga füzyonu geçirmiş bir kadının gözünden tanımlamak.

Klinik Özellikler: Hasta ameliyatından sonra yıllar boyunca daha da kötüleşmiş ve giderek artan şiddetli sırt ağrısı çekmiştir ve oğlunu veya işi olan fotoğrafçılıkta gerekli ekipmanı taşıyama gibi aktivitelerden mahrum kalmıştır.

Müdahale ve Sonuç: Hasta kronik ülfetlerini ve kas zayıflığını Pilates egzersizi serileri sayesinde aşmıştır. Terapisinin bir süre sürmesine rağmen, sabitliğini kazanmaya ve fiziksel aktivitesini arttırmaya başlamıştır. Şu anda, hala omurga eğriliğinden bazı bulgulara sahip olsa da fiziksel aktivitesinde hiçbir sınır yoktur.

Sonuç: Pilates terapisi ek olarak kronik sırt ağrısı ve kondisyon kaybı olan hastalar için kullanışlı olabilir. (J Manipulatif Fizyolojik Terapatik 2002;25:e3)

Anahtar Terimler: Omurga eğriliği, Kiropraptik; Egzersiz Terapisi

 

GİRİŞ

 

Cerrahi müdahale yetişkinler için omurga eğriliği riskini taşır. Asıl olan soru ise, ameliyatın yararlarından daha ağır basan muhtemel yan etkiler nelerdir? ‘’Cerrahi müdahale ile alınan karar... Cerrahi tedavi sonuçlarının normal durumdan daha az cazip olabilmesinden beklenilen yararlara dayanmalıdır. ‘’ Omurga eğriliği yaşayan yetişkin hastaların üzerinde ameliyatın komplikasyonları genellikle %30’dan %53’e değişir. Omurga eğriliği olan hastalar epidural anestezi riskindedirler. Komplikasyonlar bir durumda omurilik felci ile sonuçlanabilecek subdural hematomun rapor edilmesi kadar ciddidir. İşe yaramayan tedavi, ameliyat onlar için akıllıca gözükmeyen orta yaş ve daha yaşlı hastalara en uygun şeydir.

 

Kiropraktik prosedürlerinin omurga eğriliğinin tedavisinde yardımcı olduğu görülmüştür. Bir çalışmada, ‘’kiropraktik omurga manipülasyonunun omurga eğriliğini düzeltme ve azaltma amaçlı mümkün bir tedavi metodu önerdiği’’ belirtilmiştir. Kiropraktik tedavi ile mekanik sabitlik kritik yüklemeyi ve bükülmeyi anlamak için mühendis prensiplerine başvurulması düşünülmüştür. Omurganın yetersizlik faktörlerini ve gövde kaslarının esneklik ve gerginliğini inceleyerek ve bu anlayışa omurga eğriliğinin biyomekanik ve mekaniklerinin eğimine başvurarak, kiropraktör hafif lateral eğilimlerin tedavisi için mantıklıdır. Kiropraktik prosedürleri için önerilerin diğer bir çalışma ise uzun vadede etkin eğilim gelişmesini geliştirmek ve sırt ağrısının yeniden meydana gelmesini engellemektir. Ameliyata ilişkin ciddi sekeller yüzünden kiropraktik gibi konservatif metotlar eğer rahatlatıyorlarsa uygulanabilir ve gerekli seçimlerdir.

 

 

 

 

DURUM RAPORU

 

Şiddetli omurga eğriliği geçmişi yüzünden 39 yaşındaki kadın sekele sahip olmuştur. Hasta 2 yaşındaki bir oğlanı evlatlık edinmiş (omurga eğriliği yüzünden hamilelik yapmaya durumu uygun değildi) ve onunla oynama girişimi ve onu tutma süreci acının dayanılmaz olmasına sebep olmuştur. Fotoğrafçı olarak çalışıyordu fakat kameraları taşımak ve acı ve rahatsızlık çalışmasını yapamaz hale getirdi.

 

1974’te hasta T9’dan L4 boyunca omurga füzyonu geçirdi. Cerrahlar ensizyonun T9’dan L4’e indirildiğini raporlarında belirttiler. Sinirsel uzantının T9’dan L4’e indirilmesi tanımlanmıştı ve bıçak ile kesilmişti. Sinirsel uzantının kemik dış zarı disseksiyonu, lamina ve zigapofizyel eklem dorsal bölümlere ve lumbar 9’u kapsayarak sergilendi. Sinirsel uzantı kemik keskisi ile yarıldı ve yüzey eritmesi oyma keskisi ile yapıldı. İlk kesim en üst yüzeyden yapıldı ve küçük bir oyma keskisi ile kıkırdak kaldırıldı. İkinci kesim laminanın hemen aşağısından yapıldı ve spikül kemiği sırta doğru ve üst üste binmiş yüzey içine yetiştirildi. Sinirsel uzantı oyma keskisi ile kesildi ve balık pulu parçaları birbiri üzerine geçirildi. Aynı prosedür T9’dan L4’e de yapıldı, böylece bütün dorsal bel omurgası kesildi ve üst üste bindirildi. Kemik aşılaması sağ posterior ilaç kemik sırtından yapıldı ve kortikal süngerimsi kemiğin şeritleri kaldırıldı. Kemik aşılaması yapmak için çukur kenardaki eğimin en üst noktasına kemik yerleştirildi.

 

Ameliyatından yirmi yıl sonra, tedavisinin peşinden koşmak için tekerlekli sandalyeye mahrum kalma korkusu onu sarana kadar hastanın durumu kötüleşmeye devam etti. 1995’in başında, yukarı göğüs bölgesinde boyun bölgesinde yaşadığı uyarıcı ağrı yüzünden meşhur bir ortopedist ile tedaviye ve değerlendirmeye başladı. Ortopedist 1996, 3 Ocak raporunda ‘’ faal olmadığı için tek umudu olan şiddetli radiküler bileşenler ve omurga eğriliği için uygun  kas kontrolü  ve desteği adına tasarlanacak bir gerginleştirme programı’’ önerdi. Alternatif, boynundaki omurga füzyonu ve göğüs omurgasıdır ve komplikasyonlar için şiddetli bir potansiyel vardır. Omurga füzyonuna biçilen fiyat 150,000,00$. Ortopedist, röntgen, EMG, sinir iletim çalışmaları ve miyelogram içeren yoğun testler önerdi.

 

Hasta önerilen bütün testlere gitti fakat yaklaşık olarak 10 gün süren miyelogram için bel ponksiyonu sonrasında hastaneye yatırılması gerekti. Testler aslında hastanın kötüleşen durumunu ortaya çıkardı. 1996 Ekim itibari ile çocuğunun oyuncaklarını alması için eğilmesi gibi aktiviteler yasaklandı ve birçok aktivitesi kısıtlandı. Ameliyat korkusu yüzünden, hiçbir ilerleme görmediği halde ortopedistinin önerdiği terapiye devam etti.

 

Hasta 1996’da benim ofisime geldiğinde, aslında gözden geçirdiği bütün ihtimaller için yorgun ve kiropraktik bakım ile daha kötü olamayacağına inanmıştı. Görülmüş ve değerlendirilmişti, tedavi kursları ardı ardına gelmişti. Tedaviler başta 8 haftada 6 kez olmak üzere haftada 2 defaydı. Tedavi periyodları sırasında semptomatik olarak ilerleme kaydetmesine rağmen derece derece gerileme olacaktı. Kendini yenilemesi için ona özel egzersizler verildi, bununla birlikte, kronik alışkanlığı ve basitleştirmesi yüzünden, onun için özel kasları izole etmesi ve zayıf veya sabitlenmiş eklemleri güçlendirmek veya gerginleştirmek aşırı zordu. Bu bulguların sonucu olarak, hasta omurga eğriliği hastalığıyla Pilates eğitmenine egzersizlerde uzmanlaşması için gönderildi.

 

Tedavi devam ettikçe, hastanın vücudunu denge anlamında kullanmaya başlaması, Pilates egzersizlerinde ilerlemesine izin verdi. Başta ilerlemesinin yavaş olmasına rağmen, kiropraktik tedavisinin başlangıcından bir yıl sonra denge kurmaya başladı ve fiziksel 1’den 10’a kadar olan ofis ziyaretlerinde sadece ofisinde  görülüyordu. Hasta Pilates egzersizlerine devam ediyor ve Pilates eğitimcisini periyodik olarak egzersizleri düzgün yaptığından emin olmak için görüyordu.

 

Şimdi 5 yaşında olan oğlunu seyrek olarak da olsa taşıyabiliyor ve hala omurga eğilimi semptomlarına sahip olmasında rağmen, bu zamanda durumu tarafından hiçbir sınırlama yaşamıyor. Durumu sık olarak ofisi son ziyaret ettiğinden beri gelişiyor.

 

TARTIŞMA

 

Omurga eğriliğine sahip olan hastaların etkili tedavi yöntemi kirapraktör ve osteopat olan M.B. DeJarnette tarafından geliştirilen sakro-oksipital tekniğidir (SOT).

 

Ortopedik Bloke Yerleştirilmesi

 

‘’Ortopedik bloke teknikleri’’ olarak adlandırılan bir metot omurga eğriliğine sahip, göğüs kafesinde ve omurgasında dönüş yapamayan hastaların özel pozisyonlarında takozlar veya blokeler yerleştirilerek kullanılıyor. DeJarnette’in bu ortopedik bloke tekniği tipine olan yaklaşımın çeşitli yönlerden, uygun kas adaptasyonun doğrulamasının yapılmasına ve bu doğrulamanın güç harcanmadan ve tarama olmadan yapılmasına izin verdiği için değerli olabileceğini belirtti. Hastanın yüz üstü veya sırt üstü pozisyonda hastalarla blokeler leğen kemiğinin, göğüs kafesinin ve köprücük kemiklerinin altında yer alabilir. Blokelerin veya takozların yeri SOT protokolüne göre, öncelikli olarak gözlenen özel refleks noktalarındaki bloke yerlerinin yoluyla göğüs kafesi ve leğen kemiğindeki dengeyi yaratarak belirlenir.  Kas sistemi ve bağdokusu rahatladıkça, bloke yerleştirilmesinin sonucu olarak, vücudun bloke yerleştirilmesinde olan distal refleks noktaları ayrıca rahatlar.

 

 

KAFATASI MANİPÜLASYONU

 

Leğen kemiği ve kafatası arasındaki çeşitli karşılıklı talep ilişkileri yüzünden, omurga eğriliği olan hastalarda kafatası daralması görmek yaygın bir olaydır. Kafatası kemiği dinamiklerinin değerlendirilmesi genellikle gereklidir. Kafatasındaki dural zarın iyi görünümü sphenıbasilar hareket aralıklarını sergileyerek elde etmek mümkündür.

 

Kafatası terapisindeki çeşitli terimler, kafatası kemikleri ve ilişkili dural beyin zarı yapıları (falks üçgeni, beyincik çadırı, falks çadırı ve diyafragma selli) arasındaki ilişkiyi tanımlamak için kullanılabilir. Sphenobasilar bağlantı noktası genellikle merkez hareket noktaları veya beyin zarı yapıları ile ilgili pozisyonlara karar verme şekli olarak kullanılır. Kafatası kemiği ve dural stres örnekleri serileri tanımlanmıştır:

 

Esneme/Genişleme: Kafatasının ön arka çapının kısalması/kafarasının ön arka çapının uzaması.

 

Burulma açısı: Sfenoitin daha büyük kanadının caudalwardda yer aldığı ve ipsilateral lateral kafanın arka kısmının açısının cephalwardda yer aldığı kafatasının arka kısmının ve sfenoitin ‘’döndürülmesi’’.

 

Yan bükülme: sfenoitin büyük kanadı ile ipsilateral kafa arkasında, kontrolateral tarafta, sfenoitin daha büyük kanadı ve kafatası arkasında uzama olduğu yerde benzerlik vardır. Kafatasının tümsek tarafı cauldwarda dönecektir.

Vertical gerilme: Sfenoitin daha büyük kanadı kafatasının arkasına zıt şekilde pozisyon alacaktır- kafatası arkası genişlemede veya dış görünüşü tersine çevirmede pozisyon alırken sfenoit esnemede yer alır.

 

Lateral gerilme: Kontrolateral sfenoitin daha büyük kanadı ve kafatası daha posterior yerleşirken, sfenoitin daha büyük kanadı ve kafatası yan tarafa anterior olarak yerleşecektir.

 

Kafatası kemikleri ek yerlerinin kompresyonu: Bu sıkıştırıcı kuvvetler altında kas, morfolojik gelişim ve dural kafatası zarı yapıları bünyesinde gerilim nedeniyle oluşan kafatası kemik ek yerlerinden bahseder.

 

Sfenoit ve kafatası arasındaki hareket, kafatası terapatik anlamda öncelikli odak içerir. Kafatasının üçte ikilik temelini yaratan sfenoit ve kafatası, kafatasındaki ana dural yapılar, tentorium cerebelli, falx cerebelli ve falx cerebri için bir girişim yeridir. Şakak kemiklerinin sert kısmı ile sfenoitin ve kafatasının arka kısmının bağlantıları kan damarlarının ve kafatası sinirlerinin en çok geçtiği yerde kafatası ile boşluk oluşturur. ‘’Sphenobasilar bağlantı noktası’’ bünyesinde çeşitli hareketleri elle muayene etmek için, genel muayene yerleri kafatasının temelindeki sağ ve sol taraflar üzerindeki sfenoitin büyük kanadıdır, öncelikle lateral açılar matoid çıkınıtıya yaklaştıkça lateral açılardır. Sphenobasilar hareketi test etmek için, kafatasına usulca baskı uygular, eş zamanlı olarak bu baskı tepki olarak acı ile cevap verene kadar. Her hareket ile (esneme/genişleme, sağ/sol burulma açısı, sağ/sol yan bükülme,  üst/alt vertical gerilme, sağ/sol lateral gerilme ve sphenobasilar kompresyon) iki zıt yönlerde test etmek, kafatasının başlangıç baskısına verecek cevabı için hareket etmesine karar verecektir. El ile muayene hareketinde, baş harekette herhangi bir kısıtlama olup olmadığına karar vermek önemlidir. Sonra, hareket miktarı ve bu harekete olan uzunluk ve derece değerlendirilir. Bu hareketin çoğu uyum ve doku direnci gibi elle muayene edilir. Baştaki güçte uyumu yakalamak için  kafatası ile ilgili olan bütün yönlerde, özellikle sphenobasilar bağlantı noktası ile ilişkin olanlarda denge kurulmalıdır.

  Sphenobasilar bağlantı boktasının testi boyunca, değişken hareketler test ile hareket eksikliği veya harekete teşebbüs eden dengesizliği düzeltmeye yardımcı olmak için kullanılabilir. En çok etkili tekniklerden biri rehber kafatası mekanizmasını en az kısıtlama pozisyonunma ve en mükemmel harekete iten ve sonra kafatası ‘’rahatladıkça’2 onu bu pozisyonunda tutan ‘’dolaylı tekniktir.’’ Yapıları dengelerken, dokularda yumuşama, ‘’rahatlama hissi’’ ve sıcaklık olacaktır.

 

Esneme/Genişleme

 

Hasta sırt üstü yatar pozisyonda ve masa başında muayene eden kim ise, doktor kafatası arkası ellerinin arasında dinlenirken iki taraflı simetrik olarak başparmaklarıyla sfenoidin daha büyük kanatları ile bağlantı kuracaktır. Kafa daha usulca tutuldukça, hafif güç esneme yönünde başlayacaktır. Esneme, doktor sfenoitin büyük kanatlarını çektikçe ve kafanın arka kısmı cauldwardu hastanın ayağına çektikçe etki edecektir. Sphenobosilar hareket, sfenoit ve kafanın arkasının genişleme pozisyonun içinde direkt yer aldığı noktada doğal pozisyonuna dönmek için gözlenir ve izinlidir. Genişleme, kafatası tepe noktasına doğru doktor sfenoitdin büyük kanatlarını çektiğinde etki eder.

 

 

 

 

 

Sağ ve Sol Burulma  Açısı

 

Esneme/genişleme tekniğinde kullanılan aynı bağlantıları elde ederek, sol büyük sfenoit kanadı daha kuvvetli bir biçimde yönelirken, sağ büyük sfenoit caudalwarda yönelecektir. Eş zamanlı olarak, sağ kafa arkası kısmı, sol kafa arkası kısmı caudalwarda yönelirken daha kuvvetli yönelecektir. Hareket iki yönde de, sphenobasilar bağlantı noktasına torive güç yaratarak yönelirken test edilecektir. Sal burulma açısı, sağ sfenoitin sol ile dikkat çekici bir ilişki içerisinde olduğu anlamına gelebilir.

 

Yan Bükülme Dönüşü

 

Sphenobasilar bağlantı noktasındaki yan bükülme dönüşü, ipsilateral taraf üzerinde sfenoitin büyük kanadı ve kafatası arkasının arasında yakınlık olduğu yere etki edecektir. Kontrolateral taraf üzerinde, kafatası arkasının ve sfenoitin büyük kanadının arasında uzama vardır. Konveksite veya şişkinlik etki ettikçe, kafatasının alt dönüşü ayrıca bu tarafa etki edecektir. Sphenobasilar bağlantı noktasının yan bükülme bozulması yan tarafın konveksitesi tarafından isimlendirilir. Bununla birlikte sfenoit ve kafatası arkasının arasındaki eş taraflı biçimde uzamış uzaklık, sağ taraf üzerinde antereposterior olan kuyruğa doğru dönüş ile sağ yan bükülme olarak adlandırılır.

 

Vertical Gerilme

 

Vertical gerilmeyi test etmek için, kafatası arkası, eş zamanlı olarak sfenoit esneme poizsyonuna yönelirken, genişleme pozisyonuna yönelir. Bu eş zamanlı olarak kafatasının arkasını muayene eden kimseye doğru üst/ön yönlendirirken sfenoitin daha büyük kanatlarının kuyruklu olarak yönlendirilmesi ile yapılır. Tam zıt pozisyonlar, kafatası arkası esneme pozisyonuna kuyruğa doğru yönlendirilmişken, muayene eden kimseye doğru genişleme pozisyonunda sfenoitin daha büyük kanatlarının üst/arka daha sonra yönlendirilerek muayene edilmesi ile yapılır. Hareketin her yöndeki miktarı sonra gözetlenir.

 

Lateral  Gerilme Lateral gerilmeyi test etmeki pratisyenin hem sphenoidal vücut ve kafatasının büyük şişe boşluğundaki axis dönüşünün farkındalığına teşvik eder. Lateral gerilme test edilirken, ipsilateral taraftaki kafatası arkası ve sfenoit direkt olarak anteriorwarda yönelir. Sphenobasilar bağlantı noktasının eğilimi bununla birlikte test edilir ve hareket hem sağ hem de sol tarafta eşit olmalıdır.

 

R+C Faktörleri

 

 

Sakro oksipital teknik ismi geçtiğinde, sakrum ve kafatası arkasında olduğu gibi boyun ve bel omuru arasında da bir ilişki varıdr. DeJarnette, birinci omur ve beşinci bel omuru arasındaki ilişkiyi, axisin ve dördüncü omurun ve diğerlerinin orta göğüs bölgesine doğru bir yol izliyor şeklinde tanımladı. Bu ilişkiye R+C faktörleri ismini verdi (direnç ve çalışma için) ve her omurun diğeri ile bir çift ilişkisi olduğunu buldu. Kiraopraktiğin diğer branşlarında, bu omurganın uzak uçlarının sonlarının arasındaki ilişkiye ‘’Lovet Brother’’ ismini verdi. Boyun omurgasını kabarıklık ve his için doktor rehberliğinde muayene ederken birinci endişe bel omurgası olduğu gibi omurun pozisyonunun doğrulanmasıdır.

 

Örneğin, L4 sinir dönüşünde sağ tarafa bir dönüş olduğunda C2’nin ipsilateralinde enine bir gelişim hissi olacaktır. L4 doktorun el baskısı veya bloke yerleşimi yoluyla döndükçe, C2’deki enine gelişim hissi azalacaktır.

 

Boyun Kası Dokuları

 

DeJarnette ayrıca boyun kası ve torakolomber omurgası arasında bir ilişki buldu. Dışarı kafatası arkası çıkıntısındaki boyun kası üst boyun arkasının orta üçüncü çizgisinden yükselir ve C7/T1 sinirsel uzantısına ulaşana kadar boyun arkası bağ dokusu boyunca girişime devam eder. Boyun kası sinirsel uzantı boyunca ayrıca kemik üstü çıkıntısında olan bağ dokularına, bütün 12 göğüs omuruna girişime devam eder. Lateral bağlantılar, üçüncü lateral köprücük kemiğinin, orta köprücük kemiğinin orta çizgisinin ve skapular omurganın tepesinin üst kenarının arasına girer. DeJarnetteT1’den köprücük kemiğinin uzantısına kadar iki taraflı simetrik, boyun kasları boyunca yer alan 7 miyofasiyel doku grubu buldu. Bu dokular kabardığında veya elirli torakolomber omurgada belirdiğinde bir veya daha fazlasının direkt ilişkisi vardır. DeJarnette torakolomber vertebral küçük çıkıntı, sıcaklığa duyarlı omurilik-talamus yolu ve boyun kası dokuları arasında bir ilişki olduğunu kabul etti. Belirli omurfanın malpozisyonlarını doğrulamak, özellikle kafatasının arkasına olan girişimi ile boyun arkası bağ dokusu boyunca olan ilişkide bütün boyun kasına etki eden dokudaki gerginliği azaltır ve dengeyi arttırır.

 

Genellikle, ‘’fasiyal açılma’’ omurga eğriliği olan hastalarda gereklidir. Bu fasiyal açılma ‘’dolyalı teknik’’ olarak adlandırılan doğrulama metodunu kullanır. Dolaylı teknik, kafatası terapilerinde genellikle kullanılan ve kemiğe veya ekleme hareket yönünde en kolay şekilde hareket etmesini destekleyen veya sağlayan ve sonra bu pozisyonu abartan bir tekniktir. Klinik olarak, dolaylı teknik veya metotları kafatası kemiklerine, onlara eşlik eden fasiyal ve dokuları rahatlatmak ve sonra bütün boyutlarda dengeli bir hareket için izin vermek için bulunmuştur. Kafatası kemiklerinin doğrulamaları için genellikle kullanılmasına rağmen, dolaylı teknik prosedürleri herhangi birisinin bir bölümü için kullanılabilir. Omurga eğriliği olan hastalar leğen kemiklerine, göğüs kafeslerine, göğüs kemiklerine, köprücük kemiklerine belirttiği gibi doğrulanmış ve değerlendirilmiş şekilde ihtiyaç duyacaklardır. Bundan önce bahsedilen yapıların herhangi biri aktif hareket aralığı etsti boyunca gözlemlenebilir. Örneğin, aşağı göğüs kafesini tedavi eden doktor bir elini ksifoidin altına yerleştirebilir ve yavaşça diğer el T12/L1 bağlantı noktasının arkasındayken kayabilir. Değişken hareketler ellerden biri ile yapılabilir. Bazı ihtimal hareketler gerektiği gibi şekil alır.

 

Ellerden biri, diğer el dokusu daha baskın, sonra daha güçsüz, sağ yan ve sonra sol yana doğru, torsive saat yönünde döndükçe ve saat yönünün tersine döndükçe ve bir tarafta ön ile bağlantı kurarken ve sonra arka ile bağlantı kurarken sabit kalır. Bir yönde kısıtlama hissedildiğinde daha kolay hareket pozisyonunda tutulan bağlantı, doktor tarafından bir sıcaklık ve bir his fark edilene kadar hareket abartılarak yapılır.

 

Tedavi metodunun diğer bir ihtimali ise benzer hareket setlerine teşebbüs eder; bununla birlikte, bunlar eş zamanlı olarak doktorun bağlantıları ile birlikte zıt hareketlerle yapılabilir. Örneğin, aşağı göğüs kafesinde arka bağlantı direkt olarak güçsüz bir şekilde yapılırken, ön bağlantı daha kuvvetli bir şekilde yapılabilir. Tekrar doğrulama kolay hareket yönüne doğrudur ve bağlantı kurulmuştur ve doktor tarafından dokuların rahatlaması hissedilene kadar abartılmalıdır.

 

Birçok kiraopraktik prosedürü, hastanın iş birliği ile ‘’pasif’’ prosedürler sergilenir ve uzun vadeli yenileme aktif terepatik egzersizleri neurokas bütünlüğünü ve musculoskeletali elde etmek için gereklidir. DeJarnette ‘’blokelerin doğrulamasına rağmen, kaslar doğru pozisyonu elde etmelidir’’ diye not etmiştir. Ortopedik bloke doğrulaması, vücudun dengeli pozisyonuna vücudun dengesini sağlaması gereken kasların gelişmesi için uygun egzersizlerle desteklenmelidir. Bu kinetik pozisyonlarda olduğu gibi, vücudun statik durumda da dengeli olması için esastır.

 

Katharina Scroth Hastanesi

 

Almanya’da Katharina Scroth Hastanesi’nde omurga eğriliği bulunan hastalar yıllar boyunca süren öçlçülü prosedürlerle başarılı bir şekilde tedavi edilmiştir. Bu tedaviler ‘’destekleyen kasları aktif hale getirmek ve gerginleştirmeye’’ yardım etmek için  kiraopraktik manipulasyon, craniosacral terapi ve çeşitli terepatik egzersizler içerir. ‘’Hastanın evde kişiselleşmiş egzersiz programının bireysel eğitim bileşenlerini öğrenmesi ve içselleştirmesi’’ programın esas bir parçasıdır.

 

Katharina Scroth Hastanesi’ndeki fizyoterapik rehabilitasyon programındaki bir çalışmada (n=813), ‘’Screoth metodunun nefes gücünü ve göğüs genişlemesini arttırmaya öncülük edebilmesiyle yatarak tedavi kursu, böylece, omurga eğriliği olan yetişkin hastalarda bile, kısıtlı solunum rahatsızlığıyla ilgili etkili tedavinin mümkün olduğu’’ belirtilmiştir. Hastanedeki yatarak egzersiz programındaki bir başka çalışmanın (n=107) sonucu ise birçok omurga eğriliğinde, eğilimin büyüklüğünün özel fizyoterapi rehabilitasyon programı tarafından azaltılabileceğini gösterilmiştir.

 

Pilates Egzersiz Metodları

 

Komplex egzersiz rehabilitasyon metodu, 1923’te Joseph Pilates tarafından geliştirilmiştir. ‘’ Fiziksel ve Zihinsel İyileştirme Pilates Metodu, eğitim boyunca gerginliği, esnekliği ve duruş farkındalığını geliştirmeyi sağlar. Felsefesi, iskelet kası sistemi ile zihni bütünleştirir. Pilatesin geleneksel olarak dansçılar tarafından kullanılmasına rağmen, metot genel fiziksel terapi pratiği boyunca kullanım için daha popüler hale geliyor.’’ Egzersiz terapileri gelişim sürecindeki mücadelede etkili araçlar olacağını ve bazen idyopatik omurga eğriliği durumunu geliştirdiği gösterilmiştir. Omurga eğriliği ile ilişkili yaralanmaların vücut dengesizliklerine neden olabileceği ve tercih edilen hareket örneklerine etki edebileceği kuramlaştırılmıştır. Bir zayıf veya hizasız bölge, diğer bir bölgeyi aşırı geliştirmekle veya fazla telafi etmekle sonuçlanabilir. Pilates egzersiz tekniğinin ve aparatlarının simetrik doğası, omurga eğriliği sonucu dengesizlikler yaşayan hastalarla Pilates metodunu mükemmel iyileştirici terepatik yapar. Pilates terapisini öğreten pratisyen hekimler lisans alabilir. Sertifika süreci tümüyle kapsamlıdır ve en az 2 yıl stajyerlik ve asistant eğitimi ile anatomi ve kas bilim öğrenimini kapsar. Ayrıca sertfika için yazılı ve pratik sınavlar da gereklidir. Bir Pilates öğreten tesis de ‘’ Pilates Stüdyo’’, (New York, NY), denetimli öğretim yıllarını içeren, anatomi ve kas bilimi çalıştıran, yazılı, sözlü ve pratik sınavları içeren, sertifika yenileme eğitim kursları boyunca da aynı şekilde olan yoğun bir öğretmenlik sertifika programına sahiptir.

 

Tedavi

 

Burada hasta için tartışılan tedavi sakro oksipital teknil ve ‘’fasiyal  açılma’’ tekniğinden oluşur. Omurga eğriliğine sahip olan hastalar tedavi edildiğinde, yapı ve işlev arasındaki denge belirtilmelidir. Sonra yapı ve işlev arasındaki denge kazanılmalıdır. Tedavi hastanın göğüs kafesinde, kafatasında ve omurgasında saklanmış olan ‘’fasiyal karakterini’’ öne çıkarmayı yaratmaya odaklıdır. Onun omurga eğriliği ve dengesizliği konusunda şüphelenmiş olmama rağmen, bütün odak noktam onun vücudunun sunduğu  3-boyutlu skolyozlu spirali açmaktı.

 

 

Bacaklar ve Ayaklar ve Leğen Kemiği

 

Hasta başından parmak uçlarına onu etkileyen bir örnek sergiletir. Tedavi onun bütün vücut dinamiklerine fasiyal örtülenişine odaklanmıştır. Başlarda onun sağ ayak ve bacağının  dışarı döndüğü not edildi. Bu başta büyük torkanterdeki kalça dışarı rotatörlerin kronik devamlı kasılma halinde olmasını öne çıkarmak için SOT’un iliofemoral tekniği ile tedavi edildi. Bu durum yinelendiğinde, sağ dizin, bileğin ve ayağın evaluasyonu, ‘’aşırı’’ ters dönmede ve topuk kemiğinin orta sunuşu ile aşık yanallaşmasının ve arka kaval kemiğinin fasiyal ‘’dönmesinin’’ devamlılığını ortaya çıkardı. Kaval kemiği ve aşık pozisyonlarını doğrulamaya ayarlıydı ve ayak ve bilek ısrarcı bilek ters dönmesini azaltmak için doğal pozisyonunda bantlanmıştı.

 

Bel/Boyun İlişkisi

 

Onun omurgasına gelince, hasta önemli göğüs kafesi biçim bozukluğu yaratan L2 sinirselinde çoktandır devam eden sola dönüşe ve T8/)’unda sağa dönüşe sahipti. Bu hastanın T9’dan L4’e füzyona sahip olmasına rağmen yeni bir şeydi. Onun bel omura bitişik kas sitemi göze batar bir şekilde sağ tarafta azalma ile birlikte omura biitşik kas sisteminin azalmış boyutuyla eğilimli ve ayak duruşlarında not edilmişti.

 

SOT’un R+C terapisi ile birlikte, hastanın sol C4 transverses sürecinde duyarlılık not edildi ve ortopedil bloke sağ iliumunun altına, ön üst iliac omurgasının ve büyük trokanterin arasına yerleştirildi. Bu yer leğen kemiğinin dönüşünü kısıtlıyor ve leğen kemiğinin sağ tarafını yükselti ve sağ omura bitişik kas sistemini bağlıyor. Sağ omura bitişik kaslar bu bloke pozisyonunun sonucu bağlantı kurdukça fasiyal ve kas sistemi dönmüş L2 ‘’makaraları’’ etrafındı kuşatıyor ve C4 transverse gelişimindeki duyarlılık azalıyor veya eleniyor. L2 sinirsel uzantının soluna sağa doğru baskı uygulamak C4 transverse uzantısındaki rahatlama nötralizasyonu ve rahatlama sürecine yardım eder. Bu prosedür hastanın kronik durumuna bağlı olarak 2 dakikadan 20 dakikaya kadar sürebilir.

 

Diyafram ve Göğüs Kafesi

 

Ortopedik leğen kemiği blokesinden sonra veya eş zamanlı, hasta eğilimliyken, bloke göğüs kafesinin altına, sağ tarafın üstüne, kaburga bölgesinin gevşek dönüşüne yardım etmek için yerleştirilir. Hasta sırt üstü yattığında, bloke göğüs kafesinin altında, sol tarafın üzerine, kaburga kemikleri, omuru, sternumu ve diyaframı kuşatan fasiyal rahatlamayı amaçlamak için yerleşir. O şu anda evde, sırt üstü yatağa uzandığında, sol tarafında bloke veya  takoz ile uyuyacak veya dinlenecek ve bu ona rahatlama verecek ve solunumunu kolaylaştıracak. O sırt üstü yatarken bloke veya takoz sol tarafında olmadığında veya olduğunda, miyofasiyel terapi yan boşluklardan başlayarak onun göğüs kafesine uygulandı. Bu doktorunelinin hastanın ilk olarak T11-L2 arasına, diyaframın crurasının girişim seviyesine yerleştirildiğinde elde edilir. Doktorun diğer eli, geniş el bağlantısı olmadan aşağı kaburga kemikleri üzerine yerleştirildi. Dönme, lateral esneme ve dönüş gibi zıt yönlerde elle baskıları modife ederken ve birçok çeşitli yön test edilir. Ayrıca, bir el çeşitli yönde baskı yaratmışken, hareket testi bir el ile sabitlemeyi de kapsar, iki elin de aynı yönlerde hareket ettiği takdirde. Eğer bir yön serbestçe hareket ederse ve diğer baskı yönü direnç ile karşılaşırsa, sonra bağlantılar serbest hareket edilen yönde tutulur.

 

Derece derece hastanın sırtının altındaki el T6-T8 seviyesine kadar yukarı hareket ettirilir Sonra aşağı göğüs kafesinin altındaki el sternuma hareket eder ve süreç tekrarlanır. Bir kere göğüs kafesi ve sternal bölgeler açığa çıktı mı, sonra köprücük kemikleri onları boşluğa bağlar ve fasiyal bağlantılara onlar usulca üst ve arka yönde tutuldukça gevşeme izni verir.

 

Boyun Rahatlaması

 

Özel ‘’dikişsi teknik’’ boyun hazırlık prosedürleri ile herhangi bir boyun deri kasını, skalenusu, sternoikleidomastoyid kontonsiyonunu ve servikotorasiğin dip posterior omur kas sistemini ve boyun ve alt oksipital bölgeleri öne çıkarmak için kullanılan çeşitli tekniklerle boyun fasiyali rahatlar. Boyun miyofasiyalinin rahatlatmasından sonra kullanılan prosedür ‘’boyun kademe adım’’ olarak adlandırılır. Bu prosedür  boyun omurgasının ‘’gevşetilmiş motor birliklerinin’’ yerini saptar ve doğrular. DeJarnette ‘’ figür 8’’ adı verilen, onun ‘’ideal boyun tekniği şiddetli hareketleri içermedikçe veya gücü vurgulamadıkça, gevşetilmiş boyun motor birliklerinin gelişimini resetlemek için usulca kontrol edilmiş hareketin aksine’’ bir tedavi kullanmayı öneriyor. ‘’Omuru resetlemek’’, omurun mekanik yeniden konumlandırılmasını, test hareket aralığındaki kademe adım sırasındaki hareket aralıklarındaki sınırlamaları normalleştirmeyi kapsıyor.

 

 

Kafatası Kemiği/Beyin Zarı ‘’Açılması’’

 

Genellikle, omurga bölümlerinde sabitleme  ameliyatı geçiren omurga eğriliğine sahip hastalarda, ‘’gerginliğin ‘’artışı kafatası ak örtüsünde ve beyin zarı yapılarında el ile muayene edilebilir. Dikişi teknik adım adım miyofasiyal analiz metodunu ve kafatası dikişi sabitliğini, herhangi bir dikişi veya beyinzarı kısıtlamalarını rahatlatmak veya gevşetmeyi sağlamak için prosedürleri içerir. Sıklıkla, hastanın kafatasının temeli etkilendiğinde, ‘’sphenobasilar hareket aralığı tekniği’’ başlıklı prosedür kafatası temel sabitleme miktarının etkili olarak belirtilmesi için ve akabinde bu sabitliği ortaya çıkarmak için kullanılır.

 

Pilates İyileştirici Egzersizler: Duruş, Solunum ve Vücut Yerleşimi Hassasiyeti

 

Çeşitli Pilates egzersizlerinin kullanılmasına rağmen, sonrasında omurga eğriliği olan hastaya yöntem bilim ve ilişki egzersiz verilir. Egzersizlerden sadece 2’si tanımlanmıştır: (1) dönüş ile eğilimli latissimus dorsi çekimi ve (2) yan bacak kaldırılması

 

Hasta orta göğüs bölgesinde, T8/9’da apex eğilimine doğru eğilim konveksitesiyle sinirsel omur dönüşüne sahipti. Dönüş ile eğilimli latissimus dorsi egzerisizi hastanın bu asimetri adresini için egzersiz yaratmak adına şekillendirilmiştir. Hastanın bel bölgesinde L2/3’te apex eğilimi  ve sola eğilim konvektitesiyle sinirsel omur dönüşü vardı. Yan bacak kaldırımı  sağ bel omura bitişik kas sisteminin azalmış kas grubunu bulmak için tekrarlara dayalı bir şekilde modife edilmiştir.

 

Dönüş ile eğilimli latissimus dorsi çekilir. Bu egzersiz bu hasta için şekillendirildi ve göğüs bölgesindeki vertebral sinirsel dönüş yüzünden iki tarafta da sergilenemedi. Asimetriyi bulmak için, ‘’dönüş’’ veya yukarı vücudun sağa dönüşü ipsilateral sağ kol kullandığında eklendi, ‘’hiç dönüş’’ olmadığında sol kolu kullanırken. Bu egzersiz 3’ten 5ê tekrarlar boyunca alternatif yanlarda sergilendi.

 

Bu egzersiz herhangi bir bel kemiği eğriliğini azaltmak için hastanın karnın altına küçük bir yastık koyarak başlar. İki kol da düzdür ve başın üzerine uzanmıştır.

 

Sağ Taraf. Boynu rahatlamış tutarak, hasta başını ve kollarını yaklaşık olarak yerden 10 derece kaldırır. Hasta nefes alır ve sonra yavaşça nefes verirken, sağ kol ile uzanır ve dışarıya genişler ve sağ kol ile sağ kalçaya doğru yarım dairesel eğimi tanımlarken sağa doğru boynu 90 derece ahenkle döndürür. Hasta sonra yavaşça kolu ve başı başlangıç noktasına nefes alırken döndürür. Sonra hasta başını ve kollarını indirir, böylece ileri baş ve kollar zemine dokunur.

Sol Taraf. Egzersiz sol tarafta değişiyor, çünkü baş ve kol zemin üzerinden kalkmıyor. Hasta nefes aldıkça ve sonra yavaşça nefes verirken sol kol ile sol kalçaya doğru yarım dairesel eğilimi tanımlarken sol kolu ile uzatır ve dışarıya genişletir. Sol kalçadaki koldaki biraz ağırlık sol latissimus dorsinin, trapezius kasların ve bitişil kas sisteminin, sol orta göğüssel omura bitişik kasların gerginleşmesini desteklemek için nabız gibi atışı, uzaklaştırmayı ve yakınlaştırmayı sağlar.

 

Yan Bacak Kaldırımı. Bu egzersiz hastanın yukarı trapezius kas sisteminde gerginliği rahatlatır ve bel omura bitişik kas sistemindeki az gelişmiş kasların veya zayıf taraftaki kasların tekrarlarıyla sergilenerek şekillenmiştir. Yan bacak kaldırımı hastan ile başlarının altında küçük bir yastıkla, doğal pozisyonda, herhangi bir lateral esneme olmadan sergilenir. Vücudun duruşu esastır, başı, omuzları, kalçaları ve ayakları ‘’mükemmel çizgide’’ tutmak. (1) Başlangıçta hastanın solunum alması ve vermesi, karın kaslarını alternatif leğen kemiği pozisyonu olmadan bağlar. (2) Sonra hastanın üst bacağı kalçanın dışına, ipsilateral quadratus lumborum kasına veya üst kalça ve kaburgasal ayrımları onları yakınlaştırarak bağlamadan uzanır. (3) Üstteki bacak sonra yaklaşık olarak 10’dan 20’dereceye kadar kaldırılır ve derece derece hasta nefes aldıkça başlangıç pozisyonuna döndürülmeden 3 saniye havada tutulur. Bütün hareketler akıcı, kademeli vücudun yerlerini vurgulayarak yapılır.

 

SONUÇ

 

Pilates egzersizleri hasta cerrahi veya tutucu bir yol izlese de esastır. Bu, Katharina Scroth Hastanesi’nde yapılan omurga eğilimleri dengelemeye odaklanmış ve kiraopraktik/kafatası terapisi ile bağlantılı kasların cerrahi müdahalede başarılı seçenekler olmuş egzersizlerin sergilenmesinden ortaya çıkıyor.

 

Omurga eğriliğine müdahaledeki birçok inceleme eğilimlerin azalmış olup olmadığına veya omurganın ‘’daha düz’’ olup olmadığına odaklanmıştır. Ölçmesi daha zor olan şey, bazı derece için, çeşitli pozisyonlarda her harekete fasiyal yeteneğin izin vermesidir. Bazen fasiyal bölgede ‘’rahatsızlık’’ olacaktır fakat bu hareket aralıklarının artmasıyla bulunmayacaktır. Bu iskelet yapısının hala sabitlenmiş bir anatomik yapıya sahip olduğu anlamına gelir ama fasiyal ve kas sisteminin değil. Wolfe’un kanunu, stresin osseous yapısı trabeküler örneğini şekilllendirmeye başvurduğunu veya miktarını, yönünü ve artmış yerleşik kemik kütlesi tarafından stres yerinin kendini şekillendirdiğini söylemiştir. Çünkü osseus yapısı sık olarak strese cevap verir, dengeli sabit olmayan miyofasiyal yapı 3 boyutlu şablon yaratmak için kuramlaştırılmıştır, omurga eğriliğinin kendini zamanla, yıllar geçtikçe şekillendireceği sürede.

 

Başka omurga eğriliğine sahip hastalardaki miyofasiyal yapıyı ortaya çıkarma teorisi ise Hiltons kanunudur. Hilton’un kanunu, eklem üzerine kasın tene başka şekilde hareket ettiği, hareket ettirici sinir, kas eklemini desteklemek için yan destek vermeye eğilimlidir diye belirtiyor. Sinir haberleşme sistemi ayrıca omurga eğriliği olan hastalara onlar ‘’daha dengeli’’ oldukça osseus yenilenmesine yardımcı olabilir.

 

Tedavinin en iyi sonucu hastanın acısının azalmış ve işlevinin artmış olup olmadığıdır. Kiropraktiğin, Pilates gibi yönteme sahip bağlantılı egzersizlerde, omurga eğriliğine sahip hastalar için etkili bir yan tedavi üzerinde çalışmalar oluşturmak için takımı bir araya getirdiği kaçınılmazdır