REHABİLİTASYONDA PİLATESE DAYALI ÇALIŞMANIN MADDELERİ

Bugün, rehabilitasyonda Pilates’e dayalı yaklaşımın kullanımının sağlık uzmanları tarafından artmış olmasına rağmen, hala rehabilitasyon alanı bünyesinde Pilates’e dayalı teknik ile ilişkili fenomeni sorgulamada destekleyici olarak kaynak eksikliği var. Bu makale, rehabilitasyon alanında Pilates’e dayalı egzersiz hekimleri tarafından deneyimlenmiş teorik sonuç kaynaklarını tartışıyor. Güç öğreniminde biyomekanikteki şu anki bilimsel teoriler  bu eski hareket redüksiyon metodunun prensiplerini açıklamak için incelendi. Hareket kaslarına ait öğrenim ve gövde kontrolü, Pilates’e dayalı egzersiz ile ilişkilidir. Pilates’e dayalı çevre görev yönelimli müdahaleleri tasarlamak için iletken görevindedir. Bu çevre bünyesinde, yanlış hareket, yerçekimine karşı yayları kullanarak ve vücut oryantasyonunda değişiklik yapılarak ortadan kaybedilebilir. Hastanın ihtiyaçlarının ve istenilen hareketin elde edilmesinin başarıyla gelişmesi tarafından, zıplama, oturma, uzanma, dönme veya yürüme, herhangi biri kolayca benzer hareketi tasarlayabilir fakat iyileşirken gövdeyi veya bacak veya kolu desteklemek için uygun seviye başlangıcı ile. Çevresel kısıtlamalara alışmak, yerçekimi veya destek temeli gibi, sinir sistemi tarafından kontrol edilmesi gereken özgürlük derecesini azaltır Çevre manipülasyonu redüksiyon süreci ile hızlandırılabilir. Hareketler başarılı bir şekilde tamamlandıkça, hasta istenilen sonuç elde edilene kadar yerçekimine karşı yardımı azaltarak veya oryantasyonu değiştirerek ilerleyebilir. Genel olarak, gövde kontrolü işlevsel hareket için istenilen bir sonuçtur ve yerçekimine karşı normal bir oryantasyon elde etmek için bütün bileşenlerin başarılı bir kombinesini gerektirir.

 

Araştırma gövde kontrol önemine Avustralya’daki Richardons ve Hodges liderliğinde değinmiştir. Onların araştırmasında sağlıklı şahıslar arasında gövde kas sisteminin aktivitesinin tanımlanmasına odaklanılmıştır ve yukarı kol hareketleri sırasında kronik aşağı sırt acısı olan hastalara odaklanılmıştır. Sonuçlar kol ve bacakların hareketi için hazırlıkta gövde kaslarının iskelet desteğinin önemini desteklemiştir. Bu makalenin amacı için, iskelet kelimesi gövde ile eş anlamlıdır. İskelet desteği omurganın hareketini kısıtlamak için olan bir düşünce değil kontrollü harekete olanak sağlamaktır. Böyle bir fenomen Pilates’e dayalı çalışmada temeldir. İskelet kontrolünün insan hareketini kontrolde esas nitelik olduğu Pilates’in inancıydı. Richardon ve Hodges (14, 16) ayrıca transversus karın kaslarını ana postural kas kontrolü için tanımlamıştır. Transversus karın kaslarının bilinç ve submaksimal bağlantıda, gücün bir parçası olarak dinamik hareket sırasında gövdeyi desteklemeyi sağlamak için aktif olduğu varsayılır. İskelet kontrolüne olan bu yaklaşım evrimleşmiş Pilates hekimleri tarafından savunulan hareket teorisini destekler, geleneksel metotlardan daha çok. Evrimleşmiş Pilates, geleneksel Pilates hekimlerinden Pilates’in çalışması üzerine tanım yapmaya ve geliştirmeye devam eden farklılaşmış hekimler tarafından kullanılan bir terimdir.

 

Etkili hareketi elde etme ve işlevsel harekete dönme ve performansı arttırma amacı evrimleşmiş Pilates çalışmasının buluşudur. Evrimleşmiş Pilates egzersizleri, hastanın istenmeyen kas hareketini minimuma indiren, genellikle yaralanmaya sebep olabilecek erken yorulma ve etkisiz hareket örnekleri için cevap niteliğinde olan pozisyonlara yer vererek böyle bir hareket alışkanlığına yardım etmektir. İstenilen hareket profriyosepsiyonda azalma ile değiştiğinde, bireyler sık olarak denge kurmak için kaslarını fazla çalıştırırlar. Bunun kanıtlanmış olmamasına rağmen, fazla denge veya yanlış dengeleme etkiyi engellediği

Veya sık olarak harekete ayak bağı olarak davrandığı mantıklı bir görüştür. Örneğin, hasta 90 drece düz bir bacağı pasif olarak gösterebilir fakat yan azalmış temel destek ile yan tarafına uzanması istenildiğinde, kalça üzerindeki kullanılabilir. Hareket aralığı sert bir biçimde azalır

                                  

Temel destek ve denge çalıştığında, etkinin derecesi ve hareket aralığı sık olarak acı çeker. Evrimleşmiş Pilates çevresi, terapistin  profriyosepsiyon çalışmasını temel desteği arttırarak ve optimal güç çevresi için gerekli yardımı sağlayarak azaltmasına izin verir. Hareket dizisi sonra asistanlığı ve destek miktarını azaltarak, hareket özelliğinin acı vermeyeceğini güvence altına alarak yapılabilir. Terapist sonra daha işlevsel bir taslak ve yerçekimi ile daha yakın bir oryantasyon ile sürece devam edebilir. Geleneksel güç teorisi dışarı ve içeri geri bildirim ile kavramsal öğrenme seviyesinde yer almayı öğretebilir. Bir kere ortaklık yapıldığında ve hasta pratiğe devam ettiğinde, yeni hareket dizisi daha otomatik hale gelebilir. Etkiyi arttıran ve yaralanma riskini azaltan yeni hareketlerin düzenlenmesi otomatik hale gelir.

 

Otomatik harekete teşebbüs eden diğer önemli bir faktör ise gövdenin vyea multifidinin dip kaslarından nörolojik geri dönüşümdür. Multifidi kasları gövdedeki diğer kasların içinde 6 asimetrik kastır (9-11). Bu büyük kinetik geri bildirim kaynağı gövde farkındalığında büyük rol oynar. Richardon ve arkadaşları (14)kronik aşağı sırt ağrısına sahip olan hastaların multifidilerini farklı bir zamanlama ve çeşitli bir çalışma ile diğer şahıslara karşılaştırılmada işin içine aldığını gösterdi. Aşağı sırt acısı çeken şahıslar etkili tarafta asimetrik multifidi gösterirken, sağlıklı şahıslar iki taraflı  simetrik multifidi kaslarının işin içine alındığını gösterdi. Ultrason kullanan diğer bir çalışma multifidus çevresinde bel dokusuna olan bağlantının parçasal bölümlerinde çelişki gösterdi (14). Teorik olarak, eğer multifidi ve diğer diğ paraspinal kaslar ikinci olarak acı ve acı engellemesini engelleseydi, bir kişi aynı sürecin kasın profriyosepsiyon geri bildirimini engelleyebileceğini varsayabilirdir. Profriyosepsiyon geri bildirim kaybı gövde farkındalığında ve kontrolünde azalma yaratır. İskelet profriyosepsiyonunun engellenmesi iyileşme sürecinde süreyi uzatacak yıkıcı güçlerle sonuçlanacak yanlış dengeleyici örneklerinden sorumlu olabilir. Yanlış dengeleyici hareketin üzerinden gelmek için çalışmak evrimleşmiş Pilates çalışmasında esas bir amaçtır. Tedavi ve müdahale gövdenin profriyosepsiyonunu geliştirmeyi ve Porterfield ve DeRosa tarafından rehabilitasyon biyomekanik konseyinin 2. bölümünde açıklanan yıkıcı güçleri minimuma indirmektir (13). Bir kere hasta acısız bir şekilde başarılı hareket sergilediğinde, hareket azalan yardım ve temel destek ile programlanmış demektir. Bu süre. Porterfield ve DeRosa’nın 3. bölüm dinamik dengede daha ayrıntılıdır. Evrimleşmiş Pilates çevresi içinde hareket bölümü boyunca profriyosepsiyona meydan okuma yeteneği sonsuzdur. Değişken üç temel destek, uzunluk kolları ve yardım derecesi her bağımsız birini, terapistin seçilmiş hareketlerdeki değişikliklerinin hassasiyetinde çeşitlik sağlayarak manipüle edebilir.

 

Polestar Eğitimi

 

Güç öğrenimi için olan başka bir optimal çevre öreği ise Polestar Eğitim’de bulunmuştur, rehabilitasyona odaklanan evrimleşmiş Pilates şirketi (1). Polestar Eğitim güç redüksiyonunun gelişimini omurga için üç bölüme bölerek tanımladı.

 

Bölüm 1: Destekleyici Hareket

 

Yayları kullanarak olan destekleyici hareket istenmeyen kasların aktifliğinin azalmasına veya ilişkili acı veya zayıflığın korunmasına izin verebilir. Bölüm 1, Polestar’a göre, üç bölüme ayrılabilir. Bu üç bölüm eş zamanlı olarak vardır.

 

Disasosiyasyon

 

Disasosiyasyon kalça veya omuz dokusunda, bağımsız omurga veya leğen kemiği hareketindeki hareketi izole etmeyi gerektirir. Bu izolasyon geniş temel destekle ve bacak veya kolun istenilen hareketine yardımı öne sürerek bir çevre yaratarak başlatılabilir. Denge ile kombine edilmiş disasosiyasyon, omurga dokularına olacak ileri bir travmayı korumak için önemli bir çevre sağlar. İstenmeyen sabitleme özelliğine sahip geniş kaslar dış merkezli olarak uzunlaştırmasına, kalçanın içine omurgaya etkili, potansiyel zarara sahip esneme güçlerini alması ve dağıtmasına izin vererek sağlanabilir.

 

Dengeleme

 

Önceki bölümde, ilgi derin iyileştimre dengeleyicilerinin üzerineydi. Dengeleyiciler sık olarak I dokularındadır ve  maksimal istekli bağlantının %30 dan %40 a az olan submaksimal seviyede bağlantı yaparlar. Bu submaksimal çalışma eş zamanlı olarak kol ve bacakların veya bölgelerin veya hemen doku aşağısında diasosiyasyonu ile olur. Bacaklar ve kollar gövdeden diasosiyasyonu gerçekleştirdikçe ve leğen kemiği doğal kaldıkça, dip dengeleyicileri etkili olarak kontrolü elde etmek için çalışır (resim 7).

                         

Bu dip dengeleyicilerin etkili kullanımı ve azalmış koruma Porterfield e DeRosa’nın rehabilitasyon 1 bölümünde biyomekanik danışmayı desteklemek ve acıyı kontrol etmek için daha ayrıntılıdır.

           

 Harekete Geçirme

 

Harekete geçirme kasları ve etkili eklemleri harekete geçirmek için yapılan restorasyondur. Eğer harekete geçirme çok agresif veya olgunlaşmamış ise terapist patolojiye katkıda bulunabilir. Aksine bir bölge eğer hareket restore edilmediyse travma geçirebilir. Bu neden yardım kullanımın istenen uygun harekete restorasyonun önemli olduğudur. Evrimleşmiş Pilates çevresi terapiste uygun geri bildirim yapmasına ve başarılı hareketi elde etmek için yardım etmesine izin veriri. Terapit hareketi hedef eklem ve çevre eklemler için restore ettikçe, güç yıkıcı güçleri minimuma indirerek eşit olarak dağılabilir (Resim 8).

                            

 

 

 

Bölüm 2: Dinamik Dengeleme

 

Dinamik dengeleme daha işlevsel ve yerçekimine bağlı çevre ile elde edilmiş yeni harekete geçmeyi veya sabitliği kapsar. Bu bölüm disasosiyasonun, dengelemenin ve harekete geçmenin devamı olarak 1. bölümdür. Yardımı veya temel desteği azaltarak veya kolların uzunluğunu azaltarak, hareket veya egzersiz zorluğu azalır. Bir kere istenilen hareket restore edildiğinde, yeni elde edilen hareket amaçlar ve beklenen sonuçlar için uygun seviyede meydan okuyabilir. Elit moverlar sık olarak yerçekimine ve dirence karşı hareketsiz bir hastadan daha çok çalışma gerektirir (Resim 9).

                                       

 

Etkili bir hareket amaçtır. Solunum ve önceki bölümdeki hareket prensipleri ile iş birliği yaparak, hastanın ikinci dengeleyicileri iyileştirme yeteneği gelişir. Rektus karın kası 2. tip doku kası olduğu için daha fazla balistik hareket için eğitilmelidir. Bu bölümdeki odak noktası kontroldür.

 

Bölüm 3: İşlevsel Redüksiyon

 

Belirlilik eğitim ve işlevsel redüksiyon rehabilitasyon alanında popüler konseptlerdir. Polestar’ın yaklaşımı işlevsel redüksiyonu iki bölüme ayırır: (1) Yabancı Çevre (2) Tanıdık Çevre.

 

Yabancı Çevre

 

 

Belirlilik taslağı bu güç öğrenimini incelemeleri için ana odak noktasıdır. Birçok araştırma nöromüsküler kas siteminin reedükasyonunun sadece belirli taslaktaki hareketleri taşıdığını gösterir. Hastaya bir bacak ile nasıl zıplandığı öğretmek için, pratikler bir bacağı kullanarak zıplatarak yapılmadışır. Bu kilinik olarak deneyimlenmiştir, bununla birlikte, hastayı tanıdık bir çevreye koymak da yakında hastanın daha az direnç yolu arayışında olmasında, eski alışkanlıklarına dönmesine izin veriri. Bu örnek ile devam etmek için, eğer hasta yerçekimine karşı zıplamayı tolere edemezse hasta sırt üstü yatırılır ve yerçekimini eleyerek zıplaması istenir (resim 10).

 

                                  

 

Yabancı çevrede, istenilen hareket daha az profriyosepsiyon çalışması ve yıkıcı güç ile gerekli sözlü ve görsel ipuçlarını sağlayarak, güç öğrenim sürecine katkı sağlayarak ve hastanın doğru hareketi sergilemesine izin verilerek yapılabilir.

 

Tanıdık Çevre

 

Tanıdık çevre bölümünde, hasta günden güne olan çevrelerindeki belirli taslağa döndürülür. Hareket taslağının yabancı çevre bünyesinde öğrenilmesi tanıdık çevrenin yerçekimine olan normal oryantasyon içindir. Hasta sonra tanıdık çevrede yeterli yeterli dayanıklılığı ve hareket etkisini yaratma için çalışır ve desteklenir. Sözlü ve görsel ipuçları yabancı çevrede her doğru hareketin istenilen taslak ile tekrar edilmesine yardımcı olmak için kullanılır (resim 11).

 

                      

Son amaç ise hareketle birlikte otonom hale gelmektir. Gövdeyi kontrol etmek için olan güç öğrenme uygulamalarının özetinde, bu bölüm evrimleşmiş Pilates’e desteğine yardım eden güç öğrenme prensiplerinin ve şu anki araştırmanın rehabilitasyon için nöromüskülüer müdahale mekanizmasında uygulanabilir olarak çalıştığını yer etmiştir.

 

Pilates’e Dayalı Yaklaşımın Biyolojik ve Fizyolojik Prensipler ile  İlişkisi  

 

Evrimleşmiş Pilates rehabilitasyonda evrimleşmiş Pilates yaklaşımına desteklemeye yardımcı biyomekanik ve fizyolojik çeşitli niteliklerle tanımlanır. İskelet kas sistemi ve nörolojik doku ve bağlantı ile ilişkili şu anki araştırma bu bölümde dikkate alınmıştır. Antropometri ayrıca etkili müdahaleleri araştırmaya doğru faktörlere katılarak tartışılmıştır.

 

Bağ Doku

 

Bağ dokuları desteği, güçlerin naklini ve yapısal bütünlüğü sağlar. Bütün bağ dokuları hücrelerden ve hücre protoplazmasının daha sıvı kısmından ve göze dışı dokuların göze aralarının birleşmesinden oluşmuştur. Bu bağ dokusunun elastikliği, dokuda bulunan elastik dokuların kollajen oranına dayanır (7, 19). Bağ dokusunun büyük bölümü avasküler veya hypovaskülerdir. Eğer damar düzeni baskı değişim ölçüsünde, ozmoda ve kimyasal ve elektrik çalışmadaki alınan besinleri ima ediyorsa bu eksikliktir (7). Pilates’e dayalı egzersizi bağlantı dokularının üzerindeki güçlerin baskısını azaltan ve baskıyı arttırmaya öncülük yapan kapalı-zincir çevresini sağlar. Bu varsayılabilir ki, bir hayvan araştırmasına dayalı, dejenerasyon genellikle hareketsizlikten veya baskı eksikliğinden ve baskı yapmayan kaynakların kıkırdağı fazla kullanarak kıkırdak için yıkıcı olması tarafından deneyimlenmiştir. Birçok bağ dokusu bölgesi, osteoarthiris, osteoporozuz, dejeneratif dis rahatsızlığı, kronik sistem arthiris, fasiyal acı sendromları ve kıkırdak ve ligamentöz parçalayıp tamir etmesi, başlangıç modifiye edildiğinde kapalı zincir hareketinde yararlı olabilir.

 

Sinir Dokusu

 

Çevre ve merkez sinir sisteminin bozuklukları ortopedik patolojilerin kaynağı olarak araştırılmak için devam eder (2). Sinir sistemi geçici olarak tehlikeli olabilir; iskemik haline gelebilir; ve acının, parestezinin, zayıflığın ve azalmış güç kontrolünün semptomlarını kışkırtabilir (17). Sıklıkla bu işaretler ve semptomlar geleneksel ortopedik teşhis belirtiminde kullanılır fakat semptomlar iğne, transverse doku masajı, buz ve kas gerginleştirme gibi geleneksel tedavilere cevap vermez. Hekimler sık olarak sinir sisteminin ve bağ dokusunun harekete geçmesi boyunca azalan semptomlarda başarı elde ederler.  Bbutler (3) tarafından tanımlandığı gibi varsayılabilir ki, daha çok geleneksel yollarda başarısız olan durumlar hareket ile veya daha iyi konumlanmamış sinir sistemi ve bağ dokusu harekete geçirmesi ile iyi sonuç verebilir. Pilates’e dayalı egzersiz, sd s tekniğine, sinir sistemini ve çevresindeki bağ dokusunu harekete geçirmek için hekim tarafından tanımlandığı gibi hizmet edebilir.

 

İskelet Kası

 

İskelet kası evrimleşmiş Pilates egzersizi ile büyük oranda etkilenebilir. Maksimal gönüllü bağlantılar arayan geleneksel kas kondüsyonu modlarının aksine, gelişmiş Pilates kas kondüsyonu en güçlü büç birliklerinin iyileşmesine odaklanır. Bu tip iyileştirme şekli enerji etkisi ve performans özelliğini vurgulamaya izin verir. Fizyolojik olarak, günden güne en çok iyileşme kaslarının aktiviteleri birinci tip dokuları baskın olarak kapsayan postural kaslara etki eder. Sağ sıra üzerindeki postural kasları kolaylaştırarak, terapist hastaya statik ve dinamik duruşun etkisini geliştirmede ve mühim seviyedeki yıkıcı güçlerin kendiliğinden meydana gelme olasılığını azaltmada yardımcı olabilir. Richardson ve arkadaşları (15) izole edilmiş iradeli geleneksel metot çalışmasının hastaya hareketi öğretmek veya postural değişiklikleri sağlamaya yardımcı olmak için en etkili yol olmadığını buldular. Evrimleşmiş Pilates hekimleri hareket performansının ve etkisinin, bütünlük gerginliği için izole edilmiş kas çalışması veya maksimal gönüllü çalışmaları temin etmek yerine görsel ve sözel mekanizmaların kullanımı en iyi olanak sağlanma şekli olduğunu deneyimledi. Çeşitli Pilates aparatları üzerindeki hareket dizileri pratisyene etkili hareketi doğruca elde etmek için başlangıcı modifiye etmeye izin verir. Bu yaklaşım, kas-uzunluk-gerginlik eğilimi ve hız eğitimi gibi diğer biyomekanik ve kas fizyolojisi prensipleri ile desteklenebilir. Hareket eğimi boyunca, eklem ve kolların mekanikleri ve gerginliğinin farklılığı kas-uzunluk-gerginlik eğilimi ve hareket hızı ile açıklanabilir. Örneğin, en büyük yardım başlangıçta ve eğilim sonuna, gerginliğin en az olduğu yere uygulanabilir ve en az yarım da eğimin ortası boyunca, gerginliğin en fazla olduğu yere uygulanabilir. Dinamik dengeleme konusunda, en büyük direnç hareket eğiliminin ortasında, bükme momentinin en büyük olduğu yere uygulanır. Bu ayrıca en az yaralanma riski aralığıdır. Hız değişikliği ayrıca kas fizyolojik cevaplarını, hareket hastanın istenilen işlevsel taslağının aynası olması için uygun hale getirmeye izin vererek değiştirebilir (8,9).

 

Antropometri

 

Antropometri insan vücudunun beden içi özellikleri, şekli, ağırlığı ve beden ölçüsü ile ilgilenir  (4). Evrimleşmiş Pilates çevresinde, ekipman birçok vücut değişkenine adapte olur. Örneğin, klinik reformerın  yayları, ipleri ve ayak barı, benzer hareket dizisinin özelliklerinin vücut tiplerinin değişkenliklerine göre ayarlanabildiği gibi ayarlanır. Klinik reformerın adaptasyonu, pratisyene bireylerin ağırlık ve boy değişkenliklerini dikkate alma şansı verir. İyi bir örnek diz arkası kirişlerinin klinik reformer üzerinde eğilmesini kapsayan egzersizdir (Resim 4). Hareket dizisinin amacı hastanın leğen kemiğini veya bel omurgasını doğal pozisyonda tutarken kalça ile iletişimini keserek hareketi sağlamasını öğretmektir. Ayak bantları, ip gerilimi ayağa bağlıdır. Yaylar yaklaşık olarak 45 derece esnemede eforsuz olarak bacağı tutacak şekilde ayarlanır. Eğer bacaklar uzunsa, ipler aynı seviye yardım için uzatılabilir, aynı şey kısa bacaklı insanlar içinde yapılabilir. Eğer kollar kas ağırlığı ve yağı yüzünden ağır ise, yaylar aşağı bacakların leğen kemiği ve omurganın kontrolünü kaybetmeden boşlukta hareket etmesi için dengeyi sağlamak adına arttırılabilir. Bu çevrenin esnekliği çeşitli antropometrik düzenlemeler içine alınabilir.

 

Sonuç

 

Şu anki güç öğrenme teorilerini, biyomekanikal prensipleri, nöromüsküler kas sistemininin fizyolojisini, antropometriyi kavramak için, evrimleşmiş Pilates hareket redüksiyonunun etkili ve uygulanabilir şekliyle algılanabilir. Rehabilitasyon, postrehabilitasyon ve formdalık için olan müdahalenin uygun maliyetli ve etkili müdahalesini araştırmak şahsın bu dikkat vermesi artık gereklidir. Çeşitli rehabilitasyon alanlarında evrimleşmiş Pilates metodunun kullanımı, nörolojik bünyeyi de kapsayarak, kronik acı, ortopedik, performansa dayalı ve pediatrik rehabilitasyon ve doğru araştırma.